Spor; disiplin demektir, düzenli çalışma demektir, dahası sağlıklı gelişim demektir.
Bireysel sporlarda çocuklar öz güven kazanıp sorumluluk almayı, kendi kendine yetebilmeyi öğrenirken takım sporlarında ekip oyuncusu olmayı, paylaşmayı, anlayışı, grupça hareket edebilmeyi öğrenir. Paylaşmayı öğrenmesi, hırslarının başarısının önüne geçmesini engeller. Hırs, çocuklarda da tıpkı yetişkinlerde olduğu gibi başarıda önemli rol oynar ancak aşırıya kaçılması durumunda bireye zarar vermeye başlar.
Spor beraberinde düzeni de getirdiği için spor yapan çocuklar zamanı iyi yönetmeyi öğrenir. Düzenli fiziksel aktivite ile çocuğun kuvvet ve dayanıklılığı artar, kemik gelişimi olumlu yönde etkilenir, kilo kontrolü sağlanır.
Burada dikkat edilmesi gereken spora başlamadan önce çocuğun sağlık durumunun hangi sporlara elverişli olduğunun saptanmasıdır. Yanlış spor türünün seçilmesi ve aşırı yüklenme, geri dönülemez fiziksel deformasyonlara yol açacağı gibi duygusal olarak da bireyi olumsuz yönde etkiler. Kendine uygun olmayan sporu yapmaya çalışan çocuğun, başarısızlık hissine kapılmasına yol açar.
Peki, çocuğunuza sporu sevdirmek için neler yapmalısınız?
Öncelikle her durumda çocuğunuzun sizi örnek aldığını unutmayın. Spor konusunda da, diğer birçok konuda olduğu gibi, çocuğunuz öncelikle sizin yaptıklarınıza bakacaktır. Hiç spor yapmadan çocuğunuza spor yapmalısın, dediğinizde bu onda bir etki bırakmayacak, dahası her ne kadar sporun faydalarını anlatsanız da siz yapmadığınız için yeterince inandırıcı olmayacaktır.
Ailece yapılacak etkinliklerin yanı sıra okuldaki etkinlikler, takım müsabakaları da çocuğunuzu spora yönlendirmede iyi bir yöntemdir.
Çocuğunuzun birçok konuda olduğu gibi sporda da başarılı olmasının etkenlerinden biri, onun da spor yapmayı istemesidir. Siz kazanacaklarını düşünerek onu spor konusunda teşvik etmek isterken aşırı ısrarınız yanlış anlamalara neden olabilir. Dahası çocuğunuz baskı altında olduğunu düşünüp çok eğleneceği bir şey onun için eziyete dönüşebilir. Onu cesaretlendirin, destekleyin, ama baskı yapmayın.
Hedef koyun. Hedef, başarıya giden yolda en büyük destekçinizdir. Spor gibi yapıldıkça daha da iyi sonuçlar alınabilen bir etkinlikte ise başarıya katkısı yadsınamaz düzeydedir. Ancak hedef belirlerken dikkat edin. Çocuğunuzun yeteneklerini, kapasitesini düşünmeden belirlediğiniz hedefler onu strese sokacak, dahası öz güvenini doğrudan etkileyecektir. Hedefleri çocuğunuz ile beraber belirleyin. Ona danışarak aldığınız kararlar onu daha da heveslendirecektir.
Unutmayın! Spor yapan çocukların yaşıtlarına oranla daha başarılı olma sebebi sadece fiziksel olarak gelişmeleri, kuvvetlenmeleri kısacası daha sağlıklı olmaları değildir. Sporun duygusal açıdan etkileri de vardır. Kazanacağı “takım oyuncusu” yetisinin yanı sıra; öz güven, başarma isteği, sorumluluk alma bilinci gibi bunlardan bazılarıdır.
Spor yapan çocuklar, psikolojik olarak olumlu duygular barındırırlar. Eğer çocuğunuz spor yaparken mutlu olmuyorsa ya da bunu bir zorunluluk olarak görmeye başladıysa oturup onunla yaptığınız planı tekrar gözden geçirin ve onun isteklerine kulak verin.
Bir cevap yazın